Bir büyük eylem ve merakla beklenen UKOME’nin tavrı

Bir büyük eylem ve merakla beklenen UKOME’nin tavrı

İSDER Başkanı Murat Erdoğan: “Biz kimseye zarar vermek istemiyoruz yeter ki bize hakkımız verilsin başka bir talebimiz yok” dedi.

‘Deneyim düşüncenin, düşünce ise eylemin çocuğudur’ der İngiliz politikacı Benjamin Disraeli... Yıllardır yaşadıkları sorunları ‘deneyimleyerek’, genel bir ‘düşünce’ edinen, servis esnafının dün Kartal’da gerçekleştirdikleri ‘eylem’ ise, işte bu düşüncenin adı ya da Disraeli’nin tabiri ile ‘çocuğu’ oldu.

Servis esnafının, günlerdir üzerine konuştuğu ve heyecanla beklediği eylem dün Kartal Soğanlık’ta büyük bir coşku ile gerçekleşti. Eylemi örgütleyen, bugün için aylardır çaba harcayan, servisçi esnafının yaşadığı sorunlar yumağını, kitlenin gözünde umuda ve örgütlülüğün gücüne dönüştüren, ULAŞ İŞ Başkanı Abdurrahim Barın ve İSDER Başkanı Murat Erdoğan eylemin aslında dosta görünmez, düşmana görünen 2 isimi… Bu isimlerden İSDER Başkanı Murat Erdoğan ile eylemin öncesini, eylemi ve eylemden sonrasını konuştuk.

 Vakti gelmiş, bir düşünceye kimse engel koyamaz

Eylem için, ‘genel anlamda umudumuzun, beklentimizin çok üstünde bir katılımdı’ diyen Murat Erdoğan konuyu çift taraflı değerlendirerek: ‘tabi bu da insanların hakikaten ne kadar dertli olduğunun bir göstergesidir. Firmalarda dertli, bireysel olarak çalışanlar da dertli. Esnaf odalarında üye olanlar da dertli, ticaret odasında üye olanlar da dertli. Demek ki, biz doğru yoldayız. Doğru zamanda doğru bir açıklama yapmışız. Burada insanlar bu şekilde kendini gösterdi’ dedi.


2 bine yakın araç Kartal’da yollara döküldü

Murat Erdoğan, katılımla ilgili bir sorumuz üzerine şu değerlendirmeler de bulundu: Tahmini olarak 1600-1700 araçlık emniyet otoparkı doldu. Onun harici bir o kadar dışarıda yan yollarda sokak aralarında UKOME tarafında araçlar birikti. Bu konvoy yaklaşık 2 saat sürdü. Yaklaşık 10 km’lik alanda iki saat konvoy yaptık. Allah’tan yol kesilmedi’ diyerek eylemde yaşadığı bir korkuyu da dile getiren Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: ‘Bunu istemiyorduk olmadı, araç sayısı olarak 2 bine yakın bir araç gördüm ben. Kişi sayısı olarak da 2 binin üstünde bir sayı vardı diyebilirim’ dedi.

29 Mayıs servisçi esnafı için son tarih

Oldukça ses getiren bu eylemden sonra da sürecin bitmediğini henüz başladığını hatırlatan Murat Erdoğan şu ifadelere yer verdi: ‘ Hedefimiz belli, biz ekstra bir şey istemiyoruz. Biz diyoruz ki elimizde raporlar var. Bu raporlar meclis önergesi şeklinde, teknik raporlar şeklinde.. raporların gereği yapılsın. Diğer vilayetlerde uygulanan tahdit burada da uygulansın. Yetkililer bir saatten sonra artık bizi insan yerine koysun.Biz bunu talep ediyoruz’ dedi.Eylem sonrası için özellikle 29 Mayıs’a vurgu yaptı. Erdoğan, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: ‘bugünden itibaren, verdiğimiz 29 Mayıs tarihi esastır, 29 Mayıs tarihine kadar UKOME, İstanbul Servisçiler Derneği veya Türkiye ULAŞ-İŞ Sendikası’nı muhatap alıp, oturup bu sorunu çözme zahmetinde bulunmazsa biz 29 Mayıs’tan sonra yapacağız eylemlerden, eylemler de yaşanacaklardan sorumlu değiliz kaldı ki bu elemleri biz de istemeyiz, bunu da belirtmek de fayda var diyerek, ‘insanlar çok dertli, gördünüz. Birkaç noktada yol kesmeye çalıştılar önledik bunu. Kapatmadık ama o tarih geldiğinde bunun kat kat fazlası olacak diye düşünüyoruz. Bu da İstanbul ekonomisine zarar verir. Biz kimseye zarar vermek istemiyoruz yeter ki bize hakkımız verilsin başka bir talebimiz yok’ diyerek eylemde kitlenin yaşadığı mağduriyetler sebebiyle öfkesine ve talepler dikkate alınmazsa bu öfkeye kendilerinin de set çekemeyeceğine dair görüşlerini bildirdi.

UKOME, geri dönerse olaylar uzamaz

Dün ki eylemde, eylemi örgütleyen ULAŞ-İŞ ve İSDER’in öngörmediği bazı fiili ve fevri çıkışları hatırlattığımız Murat Erdoğan, konu ile ilgili şu ifadelere yer verdi: ‘evet, yol kapatmaya teşebbüs eden arkadaşlarımız oldu. UKOME eğer olayları gördüyse ki… Gördü ve duydu. UKOME bize dönüş yapar da en azından bazı noktalarda biraz açılıma gider, biraz bizi sakinleştirirse bu olaylar uzamaz. Ama UKOME-‘ bu saatten sonra biz, sizi tanımıyoruz. Buyurun kardeşim bildiğinizi yapın derse’- onun hesabını artık UKOME bu topluluğa, bu ülkeye, bu memlekete verecek. Bizim bundan sonra artık günahımız kalmayacak. Her şey açık ve net. Hiçbir şey gizlemeden kim ne yaptıysa orada anlattık. Biz sadece hak istiyoruz hak harici ekstra bir talebimiz yok. Sadece 30 senedir istenmeyen hakkımızı istiyoruz. 30 senedir ilk defa servisçiler böyle bir coşkuyla yollara indi. Bu bir uyarı atışıydı. Bundan sonraki böyle olmaz biz bunu istemiyoruz. Böyle bir talebimiz de yok’ diyerek UKOME yetkililerini uyardı.


‘Evime ekmek götüremiyorum’

Konuşmamızda her seçeneği değerlendirdiğimiz Murat Erdoğan’a bundan sonra fitili ateşlenen bu eylemle birlikte, bundan sonraki eylemlere katılımın ne olacağını yönünde fikrini sorduğumuz da şunları aktardı: bugün burada toplanan insanlar başlarında bir oda, dernek ya da sendika bekliyordu. Odamız maalesef gelmedi. Ama biz dernek ve sendika ile insanların söyleyemediklerini meydanlarda haykırdık. Hata bir servisçi arkadaşımız çıkıp hüngür hüngür ağlayarak -’ benim başıma bunlar geldi, senedim var. Evime ekmek götüremiyorum. Evime bir şey alamıyorum’- dedi. Bu insanları ağlatmaya kimsenin hakkı yok. Allah aşkına biz bir şey yapmadık. Biz sadece insan gibi çalışan, hiçbir sektörde olmayan hiç bir sektörün sahip olmadığı özelliklere sahip insanlarız. Bizi bir minibüsçüyle, otobüsçüyle, taksiciyle kıyaslamayın diyoruz ama halen kıyaslıyorlar. Biz farklı bir grubuz ve İstanbul’da bizim sayımız çok fazla. Bunun da şu anda yüzde 1’i görüldü. Yüzde1’i sahalara indi. Burada servisçilerin yüzde 99’u yok. Biz yüzde 1’i ile bu eylemi yaptık. Böyle bir eylem de artık yarından sonra bütün İstanbul’a yayılacak. Ufak bir hareketimizle bunun kat kat fazlasıyla insanların buna karşılık vereceğini düşünüyorum. Çünkü biz onlara tercümanlık yapıyoruz’ dedi.

STK’lardan, halktan daha çok destek bekliyoruz

29 Nisan’da Kartal’da düzenlenen eyleme birçok STK ve DKÖ’de destek vermişti. Bundan sonra ki eylemler için Murat Erdoğan bahsi geçen yapılardan yine ve daha çok destek beklediklerini açıkladı. Konunun, dışarıdan bakıldığında herhangi bir servisçi eylemi olarak gözükse de toplumun her dinamiklerinin birbirini etkileyen yanları olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, servisçi esnafını bugün sokağa döken sıkıntıların, direkt olarak halkı da ilgilendirdiğine ve buna bağlı olarak halk için çalışan, toplumun ilgili yanının temsilciliğini yapan STK ve DKÖ’lere görev düştüğünü hatırlattı.

‘Plaka tahdidi olan illerde ücret yüzde 40 daha ucuz, İstanbul’da veliler 2 kat para ödüyor’

Konu ile ilgili şu ifadeleri kullandı: ‘Biz burada plaka tahdidi isterken sadece bizi ilgilendiren bir şey değil bu. Bir de bizim hizmet verdiğimiz kişiler var, özellikle öğrenci velileri var. Öğrenci velileri biz iddia ediyoruz ki, İstanbul’da iki kat ücret ödüyorlar. Bir Ankara, Eskişehir, Bursa, İzmit örneklerine baktığınızda ilerleyen plaka tahdidi olan illerde ücretler yüzde 40 oranında ucuz’ dedi. Murat Erdoğan konuşmasına devam ederken, eyleme telefonla bağlanan Ankara Servisçiler Odası Başkanı Tuncay Elmadağlı’nın ifadelerini hatırlatarak, ‘Ankara Servisçiler Odası Başkanımız Tuncay Elmadağlı, -‘İstanbul’da düzen olursa Türkiye düzene girecek’- diye bir cümle kullandı. Bu bizim için çok önemli bir cümleydi. Bu, ‘İstanbul, bunu sağlamalı ki biz geri planda tereddütler yaşamayalım’ demek. İstanbul ne yaparsa onu devam edelim anlamına gelen, büyük bir cümle kurdu. Söylemesi gerekenleri tamamıyla söyledi’ diyerek konunun önemine dikkat çekti.

Alev ARSLAN 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum