‘Demiryolları Alması Gereken Payı Alacak’

‘Demiryolları Alması Gereken Payı Alacak’

28. Olağan Genel Kurulu’nu başarılıyla gerçekleştiren UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Erkeskin’le Genel Kurul sonrasında lojistik sektörünü yakından ilgilendiren konuları değerlendirdik.

Erkeskin; Türkiye’de özellikle lojistik sektörünün gelişimi açısından hayati önem taşıyan, yatırımlara vurgu yaparak, bu yıl Mayıs ayında içinde yasallaşan demiryolu ulaştırmasının serbestleşmesinin Türk lojistiğine özellikle zaman ve maliyet faktörleri açısından kazanımlarını değerlendirdi. Karayolu taşımacılığında yaşanan sıkıntıları ele alarak, UTİKAD’ın sorunların çözümüne ilişkin çalışmaları hakkında bilgi verdi.

‘3. ülke taşımaları sorun yaratıyor’

Karayolu taşımacılığında mevzuat uygulamalarından kaynaklanan sorunların çözümüne ilişkin yönetmeliğin yeniden düzenlemesi konusunda UTİKAD’ın yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi veren Erkeskin, taşıma modları içinde en çok kullanılan karayolu taşımacılığında sıkıntının özellikle iki ülke arasında 3. ülke taşıması olarak bilinen malın, yükleme yeri ile boşaltma yerlerinin birbirinden farklı olması nedeniyle yaşandığını belirtti. Erkeskin konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi; ‘yönetmeliğimiz der ki, fiziki olarak malın yüklendiği yer ile boşaltıldığı yer dışında bir ülkenin aracı kullanıldığında 3. ülke taşıması olur. Fakat bizim bugün uygulamada karşılaştığımız problem; örneğin Romanya’da üretilmiş bir mal, fiziki olarak yükleme ve boşaltma yerleri Türkiye-Romanya ama bunun ticareti Fransa üzerinden yapılıyor. Yani Romanya’daki firma Fransa’ya fatura ediyor. Fransa’daki ülke Türkiye’ye fatura ediyor. Bu 3. ülke taşıması olarak görülmemeli çünkü Romanya ve Türkiye arasındaki bir taşıma sadece malın faturası Fransa diye 3. ülke kategorisine sokuluyor’ diyerek bu alanda yaşanan sıkıntılara değindi.

‘İthalat ve ihracatta yabancı ülkelerin lojistik firmaları kullanılıyor’

Erkeskin UTİKAD’ın yaptığı uzun soluklu çalışmalar sonucunda yabancı taşımacıların kardan pay alması konusunda dış ticarette gerek ihracat gerekse ithalatta kararın ortalama yüzde 60-70’ini yabancılara bıraktığımız sonucuna ulaştıklarını aktaran Erkeskin, ‘ithalat ve ihracatta onların lojistik firmaları kullanılarak bu taşımalar yapılıyor. Bu malların Türkiye’ye gelip giden mallar olduğunun altını çizen Erkeskin, bu durumun Türk taşımacılar lehine değiştirilmesi, elde edilen karın Türkiye’de kalması ve Türkiye’de yatırıma dönüşmesi için çalışıyoruz’ dedi. Bu sayede Türk lojistik sektörünün gelişmesini hedeflediklerini belirten Erkeskin, UTİKAD olarak; Türkiye’nin dış ticaretinde söz sahibi olan Ticaret Odaları, Türkiye İhracatçılar Meclisi, DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) gibi kurum ve kuruluşlarla faaliyetlerde bulunduklarını bildirdi.
 


‘Demiryollarının tercih edilmemesinin en önemli nedeni alt yapı sorunuydu’

Son dönemlerde gündeme gelen ve bu yıl yürürlüğe giren demiryollarının serbestleştirilmesi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Erkeskin, demiryollarında yaşanan gelişmeleri olumlu adımlar olarak nitelendirerek, yakından takip ettiklerini ifade etti. Önceki yıllarda demiryollarının tercih edilmemesindeki en büyük etkenin alt yapı eksikliği olduğunu hatırlattı ve devlet tekelinde yapılan çalışmaların verimsizliğine vurgu yaptı. Erkeskin, gelinen süreçte demiryollarının serbestleşmesi, özel sektörün demiryollarında faaliyet göstermesi sonucu bu verimin artacağını ve demiryolu taşımacılığının diğer taşıma modları ile mukayese edildiğinde alması gereken payı alacağını öngördüklerini dile getirdi.

‘Demiryollarında vize-kota sorunları yaşanmayacak’

Erkeskin, demiryolu taşımacılığı sayesinde en önemli kazanımın özellikle Avrupa’ya olan taşımalarda gerek sınır geçişlerinde gerek kota-vize uygulamalarında karayolu filosunun yaşadığı problemlerin yaşanmayacağını belirtti. Konu ile ilgili şu ifadelere yer verdi; ‘Bir seferde daha çok malın bir tren katarı ile Avrupa’ya sevk edilmesi söz konusu olacak ki, burada bahsettiğimiz rakam bir trende 34 TIR’a tekabül eden malın bir defada bir noktadan diğer bir noktaya taşınabilmesi anlamına geliyor. Tüm avantajların yanı sıra hava şartlarından etkilenmeyen, zaman tarifelerine uyabilen yani zamanında teslimat yapabilen ve beraberinde çevreye duyarlı bir taşıma şeklinden bahsediyoruz’ dedi. Erkeskin, özellikle son dönemlerde Avrupa’da karayolundan demiryoluna geçişin teşvik edildiği bir süreçte Türkiye’de demiryollarının serbestleşmesinin Türk taşımacılık sektörü ve Türkiye’ye faydalı bir uygulama olacağını belirtti.

‘Gençlerimiz artık sektörü bilerek geliyorlar’

Ülkemizde son dönemlerde bir biri arkasına açılan lojistik bölümleri ve bu bölümlerden mezun olan lojistik sektörünün yeni temsilcileri ve UTİKAD’ın konuyla ilgili çalışmaları hakkında bilgi veren Erkeskin; Okullarımızın ilgili bölümlerinde okuyan arkadaşlarımız ve mezun durumda olan arkadaşlarımız UTİKAD için önemle üzerinde durulması gereken bir iş gücü potansiyeli çünkü bugüne kadar bu sektörde işler yapılarak öğreniliyordu. Ama bu okullardan mezun olarak arkadaşlarımız artık bilerek, sektöre geliyorlar’ dedi.

‘UTİKAD, Genç Forwarderlar projesi ile gençlere destek oluyor’

Verilen eğitimlerin yüzde 100 yeterli olduğunu söyleyemeyiz diyen Erkeskin; Farklı okullarda farklı alanların daha ön planda ve daha kaliteli bir eğitim verdiklerini biliyoruz. Buna rağmen bazı okullarımızda halen geliştirilmesi gereken noktalar olduğunu da görüyoruz’ dedi. Bunun olumlu bir süreç olduğunu söyleyen Erkeskin, dün bu tarz bölümler hiç yoktu, bugün var ve yarın çok daha iyisi olacak’ dedi. UTİKAD’ın konu ile attığı somut adımlardan biri olarak Genç Forwarder projesinden bahseden Erkeskin şu bilgilere yer verdi; Lojistik bölümünden gelen gençlerimizin lojistik alanında yer bulabilmeleri için ‘Genç Forwarderlar’ adında bir çalışma grubumuz var. Bu çalışma grubunda bu arkadaşlarımız yer alabiliyorlar ve istihdam edilmeleri konusunda da biz her zaman üyelerimizi özellikle bu gençlerimizin istihdam edilmesi konusunda tabiri caizse cesaretlendiriyoruz. Zaten aslında bunu yapmamıza da gerek yok, sektör firmalarımız bu gençlerimizi birinci öncelikle tercih ediyorlar’ dedi.


FİATA Kongresi nedeniyle dünyanın gözü Türkiye’de

Erkeskin UTİKAD’ın Uluslararası Taşıma İşleri Organizatörleri Dernekleri Federasyonu (F İATA) ile temasları hakkında da bilgi verdi. Erkeskin, özellikle 13-18 Ekim 2014 tarihleri arasında UTİKAD’ın ikinci kez ev sahipliği yapacağı FİATA Kongresi ve Türkiye’nin elde edeceği kazanımlara yönelik olarak şunları kaydetti; ‘İstanbul’da gerçekleşecek bu büyük organizasyon için önümüzde 1 yıllık bir süreç var. 2014’ün Ekim ayında yapılacak olan kongre için UTİKAD olarak çalışmalarımıza 3-4 ay öncesinden başladık. Bu çalışmalar çerçevesinde bir kere FİATA Kongresi’nin İstanbul’da gerçekleşecek olmasından dolayı Türkiye, dünyadaki tüm lojistik firmalarının, derneklerinin, organizasyonlarının ilgi odağı olmuş durumda… Bu odak sayesinde Türkiye’deki gelişmeler yakından takip ediliyor. Türkiye’deki firmalar ile yurt dışındaki firmalar işbirlikleri ve ortaklıklar kurmak üzere çalışmalar sürdürüyorlar. Yine Ekim ayına kadar ki süreçte biz dünyanın her tarafını dolaşıp bu kongreyi, Türkiye’nin lojistik anlamındaki dinamiklerini ve kıtalar arası bir köprü görevinde üstlendiği misyonu tüm dünyaya anlatacağız’ dedi.

 ‘Türkiye bir lojistik merkezi ve dağıtım üssü haline gelmeli’

Bu dinamiklerin yapılan yatırımlarla da desteklendiğinin özellikle altını çizen Erkeskin, gelişimin ve ticaretin önünü açacak olan Marmaray, 3. Boğaz Köprüsü, 3. Havalimanı, demiryollarının serbestleşmesi, lojistik köylerinin kurulması gibi son dönemde Türkiye’nin atağa geçtiği ve bu anlamda gerçekleştirdiği yatırımları bütün dünyaya anlatıyoruz. İnsanlar görüyorlar ki; Türkiye gerçekten bir lojistik merkezi ve dağıtım üssü olarak değerlendirebilir. Bu çerçevede çoğu kere yabancı ve çok uluslu firmaların Türkiye’yi bölge ülkeleri için ki bölge ülkeleri derken Ortadoğu, Kafkaslar, Rusya, Kuzey Afrika, Güneydoğu Avrupa ülkelerine dağıtım üssü olarak tercih etmeye başladıklarını görüyoruz. Bu anlamda hem Türkiye’nin dış ticaretine katkı sağlıyoruz, hem de lojistik dinamiklerinin gelişmesine, lojistik pastasının büyümesine katkı sağlıyoruz. Yine yapacağımız kongre de Türkiye’nin dünyaya sunacağı iyi örnekler olacak. Dünyada biz bu örnekleri meslektaşlarımızla paylaşacağız. Onların bir takım tecrübelerini değerlendirerek, Türkiye’de hayata geçirmenin imkanlarını araştıracağız. Dolayısıyla çok yoğun 10-12 aylık bir süreç var önümüzde… ‘ diyerek kongre için start alan çalışmalar ve bu çalışmaların Türk lojistik sektörüne sağlayacağı katkıları değerlendirdi.

Alev Arslan
www.tasimacilar.com

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.