“Belediye demek, devlet demek” diyen Adana Özel Halk Otobüsçüleri Başkanı Mustafa Uslu, esnafın geçmiş dönemde devlete güvenerek tarlasını, evini satarak otobüs aldığını ve toplu taşıma yaparak esnaf statüsü edindiğini söyledi.

Bireysel otobüsçüden istifade eden belediyelerinde riskleri minimize ettiğini, bütün yükün ise halk otobüsçüsü esnafına yüklendiğini ifade eden Uslu, “Taşımacılığın belediyeye ne kadar külfet getirdiğini ben bilirim. Ayrı şantiye, ayrı bakım her şeyi farklı ama esnaf bunu yansıtmadı. Halk Otobüsçüsü esnafı belediyelerin hem bütçesini rahatlattı hem de belediye adına halkı taşıdı” dedi.

“Belediye halk otobüsçüsünü kendine rakip görüyor”

Geçmişte belediyenin toplu taşımadaki sıkıntısını yüklediği Halk Otobüsçüsüne şimdilerde daha farklı gözle baktığını iddia eden Mustafa Uslu, belediyelerin halk otobüsçüsüne sahip çıkmadığını, tersine kendilerine rakip gördüğünü ifade ederek “Şimdi siz hastayken ben sizi hastaneye götürüyorum, Tedavi ettiriyorum rahatlıyorsunuz. Ondan sonra benim gözüme yumruk atıyorsunuz. Şu anki durum buna benziyor. Bu adamlar benim hastalığımı iyileştirdi. Ben bu adalara teşekkür edeyim demesi lazımken, yasaların karşısında Özel Halk Otobüsçüsünü rakip gibi görmeleri bizi ziyadesiyle üzüyor. Biz rakip değiliz. Biz Hizmete katkıda bulunma noktasında, daha iyi bir hizmet sunmak istiyoruz. Bizim devletle yarış yapma, devletle mücadele etme gibi bir lüksümüzde olmaz. Böyle bir düşüncede ahlaki değil” şeklinde konuştu.

Halk Otobüsçüsünden kazan kazan sistemi ile adaletli çözüm önerisi

Ücretsiz taşımalarda Halk Otobüsçüsünün mağduriyetine değinen Uslu, en azından mazotta, ÖTV’de veyahut KDV’de Halk Otobüsçüsünün sübvanse edilmesi gerektiğini söyleyerek “Biz 65 yaş üzeri insanlarımızı taşımayalım demiyoruz. Bu insanlar da bizim insanımız ama bizde cebimizden mazot alıyoruz, vergimizi veriyoruz, istihdam yapıyoruz, lastiğimizi alıyoruz. Arabalarımız 5 yılda dökülüyor. Belediyelerin uygulamasını istediğimiz amortisman fiyatları, akaryakıt vergileri ve havuz sistemi gibi uygulamaları istatistik yaparak belirlemeleridir” diyerek demokratik adaletli bir çözüm istediklerini söyledi.

Yüzde 18 KDV ile cezalandırılıyoruz

Türkiye’nin neredeyse 3/1’ini Özel Halk otobüsçülerinin taşıdığını belirten Uslu, minibüsleri ve servisçileri örnek göstererek “Ama minibüsler 65 yaşı ücretsiz taşımıyor. Halk Otobüsçüsüne enflasyon oranında aylık 2 -2,5 milyon gibi ek katkı, akaryakıt takviyesi ya da ÖTV’si düşük akaryakıt verilsin. Mesela servis sizin çocuğunuzu götürüyor getiriyor. Herhangi bir kamu hizmeti sunmadığı halde KDV’si yüzde 8. Biz kamu hizmeti sunuyoruz devlete verdiğiz KDV yüzde 18. Ben halka hizmet ediyorum ve yüzde 18 KDV ödeyerek cezalandırılıyorum. Kamunun ön gördüklerini ücretsiz taşıyorum ve yüzde 18 KDV ödüyorum. Bir adaletsizlik bir çarpıklık var burada. Biz kazan kazan olsun diyoruz. Ben kazandığım zaman hizmetimi daha güzel yaparım ama kazanamadığım zaman hizmetimde de sıkıntılar olur” dedi.

Oya KAYA – Nurcan GÜNEŞ