Yıldırım “Sektörün verecek bir şeyi kalmadı”

Yıldırım “Sektörün verecek bir şeyi kalmadı”

Ulusoy Genel Müdürü Mustafa Yıldırım turizm sektörünün bugünü ve geleceği hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

 

 

 

 

Ticaret odası gezi düzenleyeceğine eğitim desteği versin”

Ulusoy Genel Müdürü Mustafa Yıldırım Türkiye’de mesleki sivil toplum örgütleri yapısal olarak değişikliğe gitmesi gerektiğini söyledi. Sermaye oluşumu, meslek içi eğitimlerin yapılması ve sektörel altyapının oluşturulması açısından Kanarya Severler Derneği ile aynı kefeye koyulmadan değerlendirilmesini istedi. Odalar birliği gibi kurumlardan verilen eğitim vb destekler yeterli olmadığından yakınan Yıldırım “Belki onların topladığı kaynaklardan bir takım fonlar aktarılarak en azından profesyonel kadro ücretlerinin, bizden alınan ve bize hiçbir faydası olmayan büyük yapılar beklediğimiz faydayı sağlayamadığı için kaynak tedariği düşünülebilir. Ticaret odaları zaman zaman gezi düzenliyor, bu geziler yerine sektörel sorunlarımızı çözmek için uzman çalıştırmaya destek vermesi daha doğru. Mesleki sektör örgütlerinin taşıma kanunu gibi bizim yeterli olamadığımız konularda her hangi bir akademisyeni görevlendirmemiz gerekir ”dedi.

 En büyük bedelleri ticari hayat dışında ödediklerini, kaza ve çalışan tazminatları bunun haricinde kabul edilmesine rağmen çalışanlar haksız talepte bulunduklarını söyleyen Mustafa Yıldırım  “Ticaret odasında önümüze gelen günlük 5-10 tane şu şurada çalışıyordu, bu işi yapıyordu bunun nedir ücreti dediğinizde ne söylersek söyleyelim bildiklerini okuyorlar sonucunda kararı ne oda ne de biz değil yargı veriyor. Sermayeyi sürdürülebilir hale getirmeyi bırakıp çalışanı koruyan bir anlayışla tazminatı ödeniyor” diyerek şikayetini dile getirdi.

“Parayla belge verip herkesi trafiğe çıkartıyorlar”

Mustafa Yıldırım SRC belgesi ile ilgili olarak “SRC Belgesinin altı boş, eğitim verilmeden parayla AB’ye attığımız imza gereği zorunlu hale getirildi. Gazi Üniversitesi kime ne verdiğini bilmiyor, gereken evrakları gönderip belgenizi alabiliyorsunuz. Şu anda trafikteki herkes biz dahil ilkokul mezunuyuz, ehliyetleri veren kurumların hepsi aynı tek tip yapıdan oluşuyor ticari araç sürücülerinin mutlaka eğitimlerle farklı bir özellik kazanması lazım. Gerekirse mesleki sivil toplum kuruluşları olarak SRC belgelerini vermemiz sağlanmalı” dedi. Gazi Üniversitesi’nin taşımacılık sektörü ile uzaktan ve yakından hiçbir bağlantısı olmadığını belirterek tek çatı altında yetkili kurumun belge vermesi gerektiğini savundu.

Ulusoy Genel Müdürü Yıldırım “Psikoteknik kanayan yara ticari araç sürücülerinin 5 yılda bir alması zorunlu. Birçok testten geçmemiz gerekiyor ama biliyorsunuz uzman kuruluşlar pahalı çalıştığı için hiçbir test yapmayan kuruluşlar 30 liraya belge satar hale geldi. Özgecan meselesi ile karşımıza çıkan bir tablodur psikolojisi düzgün olmayan bir şoför psikoteknik testinden geçmeden araç kullanmaya başlayarak yavrumuzun ölümüne sebebiyet vermiştir. Meslek örgütlerimizin gerekirse sürücü kursları ile nitelikli eğitim verilmeli ve zorunlu hale getirilerek sertifikası olmayana turizmde çalışma yasağı konulmalı” dedi.

mustafa-yildirim-manset.jpg

MUHATABIMIZ ULAŞTIRMA BAKANLIĞI OLMALI

“Devlet engelli konusunda sübvanse etmeli”

Engelli yasası hala gündemlerinde olduğunu ifade eden Ulusoy Genel Müdürü Mustafa Yıldırım, Ankara’da günlere tartışılan sektör lehine bir düzenleme yapıldığını gerek üretici firmaları, gerekse kendilerini çok yakından ilgilendiren ve uygulaması mümkün olmayan bir karar alındığını fakat o konuda mesafe alındığını ifade etti. Bundan sonraki süreçte Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile değil Ulaştırma Bakanlığının yönetmeliği düzeltmesini isteyerek baskılarının devam ettiğini söyledi. Yıldırım “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı popülist bir kararla nakliyecinin cebine elini attırmaması lazım, konu ile ilgili muhatabımız Ulaştırma Bakanlığıdır talebi alır yönetmeliği düzenler. Gerçeklerimizi bilen halimizi anlayan onlardır çünkü. Ulaştırma Bakanlığı’nın düzenlemeleri yapma konusunda lobi faaliyetimiz devam ediyor, engelli vatandaşlarımızın da bu ülkede rahat seyahat edebilmesi şart. Avrupa’daki gibi engelli taşıtı alanlara yüzde 25 oranında sübvanse yapılması ve desteklenmesi lazım. Fransa’da engelliye uygun araç aldığınızda devlet direkt yüzde 30 destek veriyor, eğer sizde sorunu çözmek istiyorsanız Türkiye olarak gerçeklere uygun oran belirleyin bakın bakalım araçların hepsi uygun oluyor mu olmuyor mu? “ diyerek çözüm önerisinde bulundu.

“Sektörün verecek bir şeyi kalmadı”

Engelli düzeneğinin taşıtlara konması küçük büyük fark etmeden 20 bin Euro’yu bulduğunu belirten Ulusoy Genel Müdürü Mustafa Yıldırım, ekonomik değeri yapılan düzenlemenin bile altına düşen bir araca düzenek kurulmayacağı buna Türkiye’nin ömrünün yetmeyeceğini defalarca anlattıklarını ve kabul gördüğünü söyledi.” Sektörün verecek bir şeyi kalmadı, büyük bir sıkıntıyı bertaraf ettik şimdilik ama arkasını bırakmıyoruz devam edeceğiz” dedi.

mustafa-yildirim-1.jpg

SULTANAHMET’E ÇIKAMAYAN ARAÇ, TURİZM VAR DEDİRTMEZ

“Turist davet et, tramvay yolunu kullanınca ceza yaz”

Havaalanında bir park meselesinden bahsettiklerini söyleyen Yıldırım, Dünya Ticaret Merkezi’nin arkasında oda başkanının ‘Orada yerimiz var gerekirse kullanabilirsiniz’ dediğini hatırlattı. Önümüzdeki dönem havaalanındaki turizmcilerin sorunlarını çözmeleri gerektiğini ifade eden Ulusoy Genel Müdürü “Bir taraftan turistleri ülkemize davet ediyoruz diğer taraftan tramvay yolundan geçtin ceza yaz. Turizmciye ceza yazmak kimsenin haddine düşmemiştir bu konuyu çözeceğiz.

Sultanahmet meydanına çıkamayan bir turizm aracı Türkiye’de turizm var dedirtmez. Önümüzdeki dönemde Sultanahmet’e rahat rahat girip çıkacaksınız ceza yazılmayacak diye düşünüyorum. Orada herkesin girmesini engelleyecek sadece turizm araçlarının girebileceği hologram bandrol sistemi uygulanabilir” dedi.

“Yenikapı’yı turizmcilerin cenneti yapacağız”

 Yenikapı’dan herkesin istifade ettiğini, şu anda zeminle ilgili ufak tefek yapılanma sorunları var olduğunu söyleyen Mustafa Yıldırım ”Orayı turizmcilerin cenneti haline getirmek için havalar düzelince İstanbul Büyükşehir Belediyesinin de desteğini alarak beton yapılmasını sağlamak gerek aksi takdirde dolgu zemin olduğu için yağmurlu havalarda ağır taşıtlar üzerinden geçtiğinde zarar görüyor. Normalde peyzaj alanı olarak düzenlenmişti ama biz belediyeden turizmciler adına istedik aldık ve turizm terminali olarak hizmet veriyor” diyerek önemli adım attıklarının altını çizdi.

mustafa-yildirim-2.jpg

“Sanat dünyası polis, taşımacı hırsız olmamalı”

Telif hakları konusunda toplantı yaptıklarını ve sektörde çoğunluğun ilgi duymadığını fakat otobüste radyo açılıyorsa, film oynuyorsa veya müzik çalıyorsa bunların hepsi telif hakkı olduğunu söyleyen Yıldırım ” Avrupa’yı aşan bir mantıkla sanatçılar bizden para alacak, yasa çıktı ve denetimler başladı. Sanat dünyası polis, taşımacı hırsız değil, böyle olmamalıdır. Ortak bir yapı oluşturmamız lazım, sanat icra edenler tek çatı altında birleşti bizimde istediğimiz buydu. 10 dernekle değil tek kurumla çalışacağız, araçlarımıza bandrol yapıştırdığımızda kime aracımızın içinde polislik yapamayacak araca giremeyecek. Küçük işletmeler duymamış olabilir ama büyük firmalara gözdağı verildi. İhtar çekildi çok ciddi rakamlar talep ediyorlar yarın size de gelecekler bunu bilin” dedi.

Bu sorunla ilgili Orhan Gencebay’a hakemlik yapması konusunda oturup konuştuklarını ifade eden Mustafa Yıldırım, taşıt kapasitelerine göre kendilerine bandrol verilmesi istediklerini ayrı ücretlendirilen, sadece söz müziği için otobüs başına 1000 lira gibi bir şey istenirse filme ve diğer her şeye para ödemek zorunda kalacakları tehlikesi ile karşı karşıya olacaklarını söyledi.” Engelleye engelleye bugüne getirdik muhatabımız Kültür Bakanlığı olsun diye, çünkü sanatçının gidip bakanlıktan parasını alması lazım. Maalesef bakanlık tüm yetkiyi sanatçılara verdi bakanlık” dedi.

“Kayıt dışı cenneti bir ülkedeyiz”

Dijital takograf konusuna Türkiye’de kayıt dışının had safhada olduğunu serzenişinde bulunan Ulusoy Genel Müdürü Yıldırım “Kayıt dışında cennet bir ülkede yaşıyoruz. Vergi ödeyenle ödemeyeni ayırmayan bir yönetim anlayışı sürdürülebilir değildir, kendimizi kayıt dışından soyutlayacak tedbirleri almamız gerek” dedi.

Sigorta konusunda çok ciddi sıkıntılardan bahseden Yıldırım taşımacıların giderek sigorta kapsamından çıkarak malını riske ettiğini çözümler yaratmaya çalışarak taşımacılık sigortasının kurulmasını ve tüm sektörün içinde olabileceği risklerin en aza indirildiği bir sigorta modelinin sektöre gelmesi gerektiğini ifade etti.

Umut Çelik / tasimacilar.com

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.