Sektörün disiplini için plaka tahdidi şart

Sektörün disiplini için plaka tahdidi şart

İSTAB Başkanı Turgay Gül, Başkan Vekili Aziz Baş, Başkan Yardımcısı Ahmet Akgenç, Yönetim Kurulu Üyeleri Metin Uludağ, Murat Erdoğan ve İrfan Yazlıkçı, düzenlenen basın toplantısında sektör değerlendirmesi yaptı ve beklentilerini açıkladı.

Plaka tahdidiyle ilgili mücadelelerinde ilk günkü duruşlarından vazgeçmediklerini belirten İSTAB Başkanı Turgay Gül, “Biz plaka tahdidini özellikle sektörün disipline edilmesi için istiyoruz. İnsanların bu işi yaparken bir şeye bağlı olmaları gerektiği için istiyoruz. Bunun adı plaka tahdidiyse, bunu istiyoruz.” Dedi. Plaka tahdidin sektördeki birçok sorunun çözülmesine yardımcı olacağını söyleyen Gül, sektörün sahip çıkması gereken bir değere ihtiyaç olduğunun da altını çizdi.

“Plaka tahdidi konusunda İstanbul’un ayrıştırılması doğru değil”

İSTAB Başkanı, 40 şehirde plaka tahdidi olduğunu, İstanbul’da da bunun olmasını istemek en doğal hakları olduğunu belirtti. “Ankara’da ki sektör mensubunun hak ettiğini İstanbul’da ki sektör mensubu da hak ediyor. Bu Türkiye genelinde yapılan bir uygulamaysa İstanbul’un bundan ayrıştırılmasının doğru olmadığını, aynı hakların İstanbul’da ki sektör mensuplarına da verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Siyasi iradenin de bu doğrultuda karar alması, gerektiğinde bizi davet etmesini, bu konuyu onlara daha net ve açık şekilde anlatabilmek için bu imkanın bizlere sağlanmasını bekliyoruz. Plaka tahdidi olan illerde velisi de, esnafı da, sektör çalışanı da memnun. Bir sorun yok. Demek başarılı olmuş” dedi.

İBB’den bekledikleri zam oranını alamadıklarını ve mevcut fiyatların sektör maliyetlerini karşılamadığını aktaran Turgay Gül, şirketlerin zarar etmeye başladığını açıkladı. Gül, Yeni yönetmelikle beraber araçlarda istenen donanım maliyetlerinin yüzde 10 zamla işe karşılanmasının mümkün olmadığını söyledi.

istab-baskani-turgay-gul-002.jpg

“Hala hostes konusunu çözemedik”

Yeni yönetmelikle beraber gelen hostes şartlarının sektörü zora soktuğunu anlatan İSTAB Başkanı, “Hala hostes konusunu çözemedik. Hostes genelde şoförün eşi, kızı, akrabasıdır. Yönetmelikte hostes ile ilgili eğitim ve yaş gibi belli göstergeler var. Fakat geldiğimiz noktada 22 yaşında lise mezunu birini part-time çalıştırabilir misiniz? İsteyeceği rakam; asgari ücret. Bir insan 12 ay çalışacağı bir işi mi tercih eder, 8 ay çalışacağı bir işi mi?  Bir hostesin aylık maliyeti 3.150 TL bölü 16 öğrenci eşittir 165 TL. Bize bu parayı verirler, bizde bunu veliye yansıtırsak bu şartlara göre hostes çalıştırmamız mümkün olur” dedi.

Turgay Gül, Yeni yönetmelikte araçlarda istenen donanımlarla ilgili olarak bunun sorunlar için kalıcı bir çözüm olmadığını savundu. “Sensörün tek çözüm olmadığını herkes biliyor. Neden sensör diye bu kadar diretildiğini anlamıyoruz. Sensör dediğiniz şey sonuç olarak bir fişe bağlı. Fişe takmadığınızda o gün yine aynısı olur. Burada şoför ve hostesin tutumu önemli. Hizmet verdiğimiz okullarda nöbetçi öğretmenler, servis sorumluları var. Okullarda araçların aktif olarak karşılamasını yapabilirler.” dedi.

“4 Bakanlığın hazırladığı yönetmelikte bizim görüşümüz alınmadı”

Yeni yönetmeliği 4 Bakanlığın hazırladığını ve yönetmelikle ilgili servis sektörünün görüşünün alınmadığını aktaran Turgay Gül, bu yüzden sisteme entegre edilmesin de sıkıntı yaşadıklarını söyledi. “Kamu bizden her türlü bilgiyi, hizmeti talep edebilir en doğal hakları ama bunların uygulanabilir olmasını ve sisteme entegre edilmesini kolaylaştıracak olan da kamudur. Ben bunları istiyorum deyip, 12 bin lira ekstra maliyet getirilirse bunun bir şekilde karşılanması lazım.  4 Bakanlığın hazırladığı yönetmelikle ilgili bizden herhangi bir görüş alınmadı. Biz bunun sıkıntısını çekiyoruz. Bazı kararlar alınıyor ama biz bu kararların sisteme nasıl entegre olacağını anlatma sıkıntısı yaşıyoruz.”

murat-erdogan-001.jpg

“Sistemin genel bir toplu taşıma kanuna bağlanması lazım”

İSTAB Başkanı, yeni çıkan yönetmeliğin servis sektörüne entegrasyonu ile ilgili şunları aktardı; “Son çıkan yönetmelik tüm Türkiye’yi bağlıyor. Bizim İstanbul’da kendi bireysel sıkıntılarımız zaten var, bir de tüm Türkiye olarak çıkan bu yönetmelikle ilgili ayrıca sorunlarımız var. 

4 Bakanlığın çıkardığı bu yönetmeliğe göre, Kars’ın ücra köyünde köy taşıması yapan taşımacıların da araçlarına bu donanımları yapması lazım. Kim kontrol edecek? Sistemin genel bir toplu taşıma kanuna bağlanması lazım.”

Çıkan yönetmeliklerin ortak akılla yapılması gerektiğini savunan Turgay Gül, toplu taşımayla ilgili, öğrenci ve personel taşımacılığının da içinde olabileceği kanun çıkması gerektiğinin altını çizdi.

“Evinden işine giden personeli taşımanın kamu hizmeti olmadığını kim söyleyebilir?”

“Biz bu ülkede toplu taşımayla ilgili kamuda hizmet veriyorsak, teşvik almalıyız. Her türlü teşviği almalıyız. Akaryakıtı daha ucuza almalıyız. Evinden fabrikasına giden personeli taşımanın kamu hizmeti olmadığını kim söyleyebilir? Diyen Turgay Gül, sözlerine şöyle devam etti; “Biz 16 tane personeli arabaya koyarak, minimum 10 tane aracın trafiğe çıkmasını engelliyoruz.” dedi

Okula servisle gitmeyi tercih eden kişinin ücretinin kamu tarafından belirlenmesinin doğru olmadığını söyleyen Turgay Gül, “Sonuçta bu maliyetler bize, biz biliyoruz bu maliyetleri. Zaten çok fazla ücret talep ettiğimizde bu hizmeti veremeyeceğiz. Yani arz- talep meselesi. Ama bizden zarar ederek bu işi yapmamız isteniyor” dedi.

istab-yonetim-kurulu-001.jpg

“Maliyetleri yaymak için çözümümüz kademeli saat”

İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği, Yeni yönetmelikle beraber servis sektöründe artan maliyetleri karşılamak için çözümün kademeli saat uygulaması olduğunu söyledi. İSTAB Başkanı Turgay Gül bu konuyla ilgili düşünceleri şu şekilde aktardı: “Tüm okul saatlerinin 09:00- 15:00 arasına sıkıştırılması hem öğrenciler için, hem servis sektörü için, hem İstanbul trafiği için sıkıntı. Lise öğrencileri okula daha erken gidebilir. 07:30’da ders başı yapabilirler. Daha sonra 07:30’da hizmet veren araçları biz 08:30-09:00’da giriş yapan diğer okullarda çalıştırsak, hem trafikte daha az araç olacak. Hem de bu araç 2 iş yaptığı için, maliyetleri tek işe bağlı kalmayacak. Çıkışlarda da 07:30’da giren çocuk 14:00 gibi okuldan çıkacak. Saat 15:00 gibi evde. Direk karanlıkta eve gitmeyecek, trafikte daha az vakit geçirecek. Eve ulaşma süresi 45-50 dakikalardan 30-35 dakikalara düşecek” dedi

“Kademeli saat uygulaması ülke ekonomisine de katkı sağlar”

Kademeli saat uygulamasının hem İstanbul’da ki trafiği rahatlatacağını hem de öğrencilerin trafikte daha az vakit geçireceğini savunan Turgay Gül” Bunu sadece bizim arabamızın yapacağı iş gibi düşünmeyin. Biz sektörde bu perspektiften bakarız ama bu perspektifi çoğaltmakta lazım. Araçlar dur kalk ta fazla durmayacağı için daha az yakıt yakacaklar, araçların trafiğe yayılım saatleri genişleyeceği için trafik daha da azalacak. Yani bu uygulama Avrupa’da birçok yerde var. Bu toplumun refahı, trafiğin rahatlaması, bazı sektörlerin de rahatlaması için gerekli bir uygulama. Trafiğin rahatlaması tüm toplumu etkiler. Üniversitelerde aynı saatte yola dökülüyor. O saatlerde metrobüse bakın, binilmiyor. Kurumlarda saatlerini düzenlemeli” dedi.

“Günde minimum 8 saat çalışmamız lazım”

Araçların günde 3 saat çalışmayla maliyetleri karşılamadığını aktaran İSTAB Başkanı, “Dernek olarak bizim problemimiz, bu arabaları ne kadar efektif kullanabiliriz? Bizim derdimiz bu. Günde 3 saat çalışmayla bu maliyetleri karşılayabilir miyiz? Karşılamaz mıyız? Mümkün değil. Kamu bizi forse etmeli. Minimum günde 8 saat çalışmamız lazım. Kamunun bizi teşvik etmesi ve proje üretmesi lazım” dedi

“Servis araçları neden park ediyor? Çalışması lazım”

Turgay Gül sözlerine şöyle devam etti; “Hep neden şikayet ediyorlar? Servis araçlarının parklanmasından. Bizde şikayetçiyiz. Niye park ediyor araçlarımız, çalışsınlar trafikte, park etmesinler. Bu araç sayısı İstanbul için fazlaysa, bunu nasıl düşürebiliriz, ona bakalım. Çünkü şuan da yatırım maliyetleri çok arttı.  Şunu özellikle belirteyim, önümüzde ki 2-3 sene içinde sektöre yeni araç girişinde inanılmaz düşüş olacak. Zaten var. 260 bin lira bir araca yatırım yapıp ne kazanacaksın ? Kalifiye eleman kaybediyoruz. Bu işi bilen esnafı sektörde kaybediyoruz. “ diyerek sözlerini sonlandırdı.

img_4189.jpg

 

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum